Mona Gutheil, Fashion Designer

PeopleSeptember 21, 2023
Mona Gutheil, Fashion Designer

Moda tasarımcısı Mona Gutheil, çalışmalarının başlangıç noktası olan olarak işlev ve işlev bozukluğu arasında tartışmayı ele alıyor. Koleksiyonlarında performatif unsurlar katan tasarımcı, sosyal medya kullanıcılarının sürekli içerik bombardımanına tutulduğu bir dönemde tasarımcının nereye bakacağımızı ve ilgileneceğimizi dikkatlice seçmeye odaklandığını vurguluyor.

Modaya olan ilgini ilk ne zaman fark ettin?

Mona Gutheil:  Evimizin bodrumunda komik aksesuarlarla ve kıyafetlerle dolu bir dolabımız var. Erkek kardeşimle sıkıldığımız her an kendimize bu dolaptan şık kombinler yapardık. Kedimizi ve insanileştirilmiş rastgele nesneleri giydirmekten ilham aldım. Ben de birçok alt kültürden geçtiğim için insanların nasıl giyindiklerine bağlı olarak, toplum içinde nasıl algılandıklarını da her zaman heyecan verici buldum.

“Başlangıç noktam her zaman bir nesne ve onunla ilişkilendirdiğim bir kıyafet oluyor.”

-Mona Gutheil

Tasarım dilini nasıl tanımlarsın?

Mona Gutheil: Başlangıç noktam her zaman bir nesne ve onunla ilişkilendirdiğim bir kıyafet oluyor. Tasarımlarımın tamamı çok işlevli ve dönüştürülebilir olduğu için farklı şekillerde giyilebiliyor. Kısaca özetlemem gerekirse çok fonksiyonlu, manipülatif ve mobilize. 

Genel olarak modaya bakış açını nasıl tanımlarsın?

Mona Gutheil: Moda büyük bir kelime ve bu kelimenin sonsuz yorumları var. Bununla birlikte moda, kimliğinin oturmasında ve kendini bulmanda çok belirleyici bir rol oynamakta. 

Sana göre tüketim kültürü moda sektörünü nasıl etkiliyor?

Mona Gutheil: Tüketim kültürü ve kapitalizm nedeniyle moda hızlı bir dönüşüme uğradı. Moda birçok kişi tarafından belirli bir dinamiğe sahip döngüsel bir pazar olarak görülüyor. Tüm bunlar da tüketimi yönlendiriyor. Bütün bu mevsimsel sisteminden dolayı her şeyin berbat olduğunu düşünüyorum. Sektörde her şeyin hızlı hareket ediyor ve ürün kendi değerini kaybediyor. Bence sadece tüketicilerin eylemlerine güvenmemeliyiz. Ancak modanın yapabileceği bir şey varsa o da kendini yeniden keşfetmeye ve gelişmeye devam etmektir. 

Tasarımlarını 3 kelime ile nasıl tanımlarsın?

Mona Gutheil:: Çok işlevli, mobilize, manipülasyon.

Mesleğindeki motivasyon kaynakların neler?

Mona Gutheil: Bir tasarımcı olarak büyük bir sorumluluğum olduğunu düşünüyorum. Çünkü sıfırdan bir şey yaratıp, dünyaya getiriyorsunuz. Bu nedenle yaptığım çalışmaların benim için en büyük motivasyonu ve varoluş değeri tamamen yeni bir şey olması, bir işlevi olması ve tekrarlanmış bir tasarım olmaması. Beni bir şeyler üretmeye iten motivasyon tam olarak bunlar. 

Geçmişten hangi moda trendini günümüze getirmek isterdin? 

Mona Gutheil: Trendler gelir ve gider; ben hangi trendi söylersem söyleyeyim onun yıllar sona tekrar moda olacağını yine göreceğiz. Bu bizim döngüsel tasarım sistemimizden kaynaklanıyor. Bence en büyük sanat, ister 5 ister 20 yıl sonra olsun, ona baktığımızda kalıcı ve yaratıcı ve kimliği olan bir şey tasarlamak.

‘You Won’t Believe’ projen ile moda dünyasına hangi mesajı vermek istedin?

Mona Gutheil: Özel tekliflerin, kedi resimlerinin ve ünlülerin ilişkilerinin tık tuzağı manşetleri olmasının ortak noktası nedir? Bunların hemen hepsi medyadaki en değerli meta olan dikkatimiz için popüler bir yem olarak görülüyor. Çünkü dikkat maddi varlıkların aksine, tasarruf edilemiyor veya artırılamıyor. Sınırlı ve bu da onu son derece değerli kılıyor. Benim de projemde biçimin işlevi takip etmesi yoluyla pratiğe dönüştürdüğüm medya manzarasını artık dikkatimizin bilinçsizce takip ettiği mesajı yer alıyor. 

Bu aralar sana en iyi gelen şey?

Mona Gutheil: Dürüst olmak gerekirse lisans eğitimimin sona erdikten sonra kendime vakit ayırmayı ve uyumayı sabırsızlıkla bekliyorum. 

Geleceğe dair seni neler heyecanlandırıyor? 

Mona Gutheil: Bağımsız bir şekilde gerçekletireceğim projelerim ve her bir tanesini ayda bir kez yayınlayacağım fikirlerim için çok heyecanlıyım.

Author: Yiğitcan Genç

RELATED POSTS