Blonde

Arts & CultureOctober 7, 2022
Blonde

Yönetmenliğini Andrew Dominik’in yaptığı, Joyce Carol Oates’un aynı isimli romanından uyarlanan ‘Blonde’ filmi yersiz bir Marilyn Monroe fantezisi kıvamında. Ana de Armas’ın performansıyla Venedik’de ayakta alkışlanan film, Netflix’de yayınlanmasının ardından izleyenlerin haklı eleştirilerine maruz kaldı. 

Venedik Film Festivali’ndeki prömiyerinin ardından 14 dakika ayakta alkışlanan ‘Blonde’ filmi, Netflix’de yayınlandığından beri izleyicilerden tepki görmeye devam ediyor. Marilyn Monroe’nun hayatının anlatan bir hikaye gibi lanse edilen film aslında Joyce Carol Oates’un kurgusu olan aynı isimli kitabından uyarlanmış bir Marilyn fantezisi denebilir. Hollywood’un en ikonik seks sembollerinden biri olan Marilyn’in hayatı, sevgilileri her zaman insanlar tarafından merak konusu olmuş fakat gizemini korumayı başarmış. Tam da bu bilinmezlik nedeniyle ‘Marilyn’ kişisi herkesin dilinde farklı taraflar çekilmiş. Bundan faydalanan yönetmen Andrew Dominik, filmde Marilyn Monroe’yu yansıtma şekli ve hikayenin aşırı kurgusal boyutu nedeniyle eleştiriliyor. 

Yer yer siyah beyaz, yer yer renkli olan film Marilyn’in çocukluğuyla başlıyor; saplantılı bir anne tarafından babasının yokluğunun suçu omuzlarına kalan Norma Jean, sayısız ihmalle büyüyor. Annesinden gördüğü saplantılı sevgi kavramının izlerini taşıyan Norma Jean, film sektörüne Marilyn Monroe olarak giriş yapıyor. Filmdeki Marilyn, hayatına giren herkes tarafından kullanılıyor ve suistimal ediliyor. Başına gelen sayısız talihsizlik sonrası güçsüz ve saf bir kadın olarak gösterilen Marilyn, bütün film boyunca psikolojik bir savaş veriyor. Marilyn’in hayatının zorluklarla geçtiği tartışılmaz bir gerçek fakat filmin abartılı ve küçük düşürücü tonu izleyicinin ağızında kötü bir tat bırakıyor. 

Başarılarıyla takdir edilip, var olması gereken Marilyn Monroe, filmde başına gelen olaylarla tüketilen bir figür haline getirilmiş. Marilyn Monroe mirasını çok karanlık ve saygıdan uzak bir tarafa çeken filmin hikayenin anlatılışı ve sinematografisi görselliğiyle ilgi çekiyor. Ana de Armas, Marilyn’e dönüşümüyle olduğu kadar oyunculuğuyla da kendine hayran bırakıyor. Kariyerinin daha başlarında olan Armas, altından kalktığı bu zor hikaye ve çıkardığı karakterle neden Venedik Film Festivali’nde 14 dakika ayakta alkışlandığını bize gösteriyor. 

Marilyn Monroe’dan ilham alarak hazırladığımız playlisti dinlemeye davet ediyoruz.

Author: Yağmur Yıldız

RELATED POSTS