Ayça Pelvanlar & Seda Hancıoğlu

PeopleJune 1, 2016
Ayça Pelvanlar & Seda Hancıoğlu

Bilinen, bilinmeyen, daha yeni duyulmaya başlayan, fakat öyle ya da böyle kesinlikle haberi olunması gereken insanlar var çevremizde. Onların başarılarıyla biz de büyüyüp, çıkarttıkları işlerle hava atarcasına göz kırpıyoruz etrafa, duydunuz mu diye soruyoruz. Ayça ve Seda’yı duydunuz mu?

Zeynep Tosun’la beraber çalışmaktan kendi işinizi kurmaya geçiş süreciniz nasıl oldu?
Öncelikle böyle bir markada yer almış olmak bizim için çok gurur verici. Geçirdiğimiz 3 seneye yakın sürede bir çok farklı projede yer aldık. Bu mesleğin her türlü aşamasını deneyimleme şansımız oldu ve çok şanslıyız ki bu deneyimi işlerini çok iyi yapan, vizyonlu insanlarla yaşadık.

İlk zamanlar izleyeceğimiz yolu kafamızda çok netleştirememiştik, yapmak istediğimiz yaratmak birçok farklı proje vardı. Fakat zaman içinde yapmaya başladığımız couture elbiseler ve ilk gelinliğimiz (Elif Domaniç’inki) kendimizi duyurmamıza ve insanların takdirini görmemize neden oldu.

Aranızda ilk “paydos” diyen hanginiz oluyor?
İşimizin bir saati olmadığından paydos deme fırsatımız da olmuyor aslında. Birimizin enerjisi düşükse birbirimize uyum sağlayıp günü daha fazla yormuyoruz. İşten sonra da beraber vakit geçirdiğimiz için nerde olursak olalım bir işimiz varsa kendimizi onu yapar halde buluyoruz. Bu da aslında arkadaşlarımız arasında en tepki gördüğümüz durum oluyor, bizim yerimize ilk “paydos” diye onlar isyan ediyorlar!

Bugünlerde atölyede en çok çalan şarkı hangisi?
Timujin – Epilogue ve Midas104-Downtown Shanghai.

En son ne zaman beraber gülme krizine girdiniz? Konu neydi?
Yurtdışı üretimlerimiz için çalıştığımız fason atölyesinin karşısında 2 tane keçi şehir hayatı yaşıyor; adeta insan gibi iş saati gelip etrafta zaman geçirip bazen geçenlere toslayıp iş çıkışı yuvalarına gidiyorlar.

Tasarım konusunda ilham aldığınız kişiler kimler?
Kişi olarak birini söylemek mümkün değil belki ama görsel çoğu şey bize bir şey ifade edebiliyor. Sıradan bir cevap gibi gelebilir fakat birinin duvar deseni diye bakıp kafasını çevirdiği şey bize bir elbisenin üst kısmını, boynunu, bir kubunun geliş şeklini anımsatabiliyor. Tasarım yapmak içten gelen bir duygu; sizi besleyen her şeye tutunuyorsunuz, olmayandan var etmek ilhamımız diyebiliriz.

Kimi giydirmek isterdiniz?
Tilda Swinton.

Who would you like to dress?
Tilda Swinton.

İdeal bir Pazar akşamını nasıl geçirirdiniz?
Yaz mı, kış mı? [Gülüyorlar.] Her iki mevsimin Pazarları arasındaki tek ortak nokta kafamızı tamamen boşaltıp, ertesi gün Pazartesi değilmişcesine, keyifle geçirdiğimiz bir gün olması.

Takip etmediğiniz, ama gizliden gizliye baktığınız Instagram
hesabı?
Gizliden gizliye baktığımız hesapları söylersek, bir gizliliği kalmaz ki!

 

Author: Duygu Bengi

RELATED POSTS