“Kendimi tanıdıkça kendimi ne kadar az tanıyormuşum kaygısına kapılıyorum ve bu kaygı beni sürekli dürtüyor. Mesela geçmişte kalan bir yaram olduğunu düşünelim; o yaranın yerini keşfettiğim zaman o yaraya bir parmak basıyorum ki daha çok kanasın… Hala kanayabilir mi? Ne kadar yaralıyım? Onu bilmek istiyorum. ” Aleyna Tilki
Herkes aynı kalıba uymak zorunda mı? Doğru ile yanlışı kim ayırıyor? Aleyna Tilki ile özgür olabilmenin, birey olabilmenin ama en önemlisi özgün kalabilmeyi keşfediyoruz!
Röportajı okumak için tıkla!